Herhangi
bir ön yargım olmadan sunumu yapan kişiyi dinledim. Firma temsilcisi "Bizim
iplerimiz bundan önceki dönemde uygulanan çentikli iplerden tamamen farklı. Kullandığımız
ipler sizlerin ameliyatta kullandığınız, cilt altında eriyen iplerin ham
maddesi ile aynı. Burada asıl amaç dokuları bu ipler ile asmak değil. Asıl etki
bu ipler dokularda erirken doku içerisinde bağ doku miktarını arttırmak, bu
sayede ciltte sıkılık sağlamak." dedi. Sunumu yapan kişiden konu ile
ilgili yapılmış bilimsel makaleleri istediğimde bana piyasada bu işi yapan bir
kaç hekimin adını saymaya başladı. "Beni yanlış anladınız. Bu ipleri
kullanarak para kazanan hekimlerin adını sormadım. Sizden bilimsel dergilerde
yayınlanmış tıbbi makaleleri rica ediyorum." dedim. Ancak aldığım cevap
daha çok sorumu geçiştirme yönünde oldu. Sonuçta misafiri mahcup etmemek adına
ısrarcı olmadım.
Hastane
yönetimi toplantı sonrası "İpleri alalım mı? Çok moda olmuş, kullanır
mısınız? " dediğinde "Kullanacak hekim arkadaşım olur ise alın tabii.
Ancak ben şimdilik kullanmayacağım. Önerilen sistemin güvenli olduğuna dair bir
bilgi literatürde yok. Kendi kişisel tecrübemde cilt altı dikişlere zaman zaman
reaksiyon geliştiğini görüyorum. Bu büyük bir ameliyatta önemsiz bir
komplikasyon olabilir. Ancak sırf estetik amaçla başvuran ve minimal girişimi
talep eden hasta grubunda bu önemli bir komplikasyon olur. Ben şahsen yöntemin
geç dönem sonuçları yayınlanmadan kullanmayı düşünmüyorum." dedim.
Aynı
amaca hizmet edecek bir çok farklı yöntem varken, medya tarafından
popülerize edildi ve yaptırmak isteyen çok fazla kişi var diye, güvenilirliği
konusunda şüphelerimin olduğu bir işlemi sırf para kazanmak için yapmayı
kendime yakıştıramadım.
Bu hem böyle oldu, bundan sonra da böyle olacak. Benim aklıma yatmayan, bilimsel gerçekliği kanıtlanmamış hiçbir yöntemi kullanmayacağım. Yöntemi kullanan hiç bir hekimi ya da yaptıran kişileri eleştirmiyorum. Sadece yöntemin geç dönem sonuçlarını bekleyeceğim diyorum.
Bu hem böyle oldu, bundan sonra da böyle olacak. Benim aklıma yatmayan, bilimsel gerçekliği kanıtlanmamış hiçbir yöntemi kullanmayacağım. Yöntemi kullanan hiç bir hekimi ya da yaptıran kişileri eleştirmiyorum. Sadece yöntemin geç dönem sonuçlarını bekleyeceğim diyorum.
Her
türlü tıbbi yöntem ilk çıktığında hemen olumlu etkilerine yönelik şehir
efsaneleri yayılır. Ancak yöntem bir süre kullanıldıktan sonra tıbbi dergilerde
adı geçen yöntemlerin riskleri, etki süreleri, olası komplikasyonları hakkında
yayınlar çıkmaya başlar.
Unutmayın.
Tıraş olurken kullanılan iki jiletli tıraş bıçakları ilk çıktığında reklamlarında
sakalı tamamen alıyordu. Sonra aynı iki jiletli tıraş bıçaklarının oynar
başlıklıları çıktı.
Daha sonra reklamlarda eski, sadece iki jileti olan tıraş bıçakları sakalı düzgün kesememeye, oynar başlıklı iki jiletli tıraş bıçakları tamamen sakalı kesmeye başladı. O zaman ilk reklam ile kandırılmış mıydık?
Zaman geçince üç jiletli tıraş bıçağı reklamda sakalı tam kesmeye, iki jiletli oynar başlıklı kesememeye başladı. Sonra da üç jiletli oynar başlıklı tıraş bıçağı reklamda sakalı tam kesmeye başladı.
Her reklamda ne hikmetse bir önceki versiyon sakalı tam kesemiyordu.
Şimdi akıllı bir tüketici olarak bunu görüp sorguluyoruz da neden hekiminize "Bu ipler çıkmadan evvel ne vardı? Bunlar yeni mi bulundu? Bundan önce ne yapıyordunuz? ya da Bundan önce yapılan teknikleri siz hali hazırda yapabiliyor musunuz?" diye sormuyoruz. Sanırım iş estetik girişim ve güzelleşme olunca biraz aklımızı da tatile yolluyoruz.
Daha sonra reklamlarda eski, sadece iki jileti olan tıraş bıçakları sakalı düzgün kesememeye, oynar başlıklı iki jiletli tıraş bıçakları tamamen sakalı kesmeye başladı. O zaman ilk reklam ile kandırılmış mıydık?
Zaman geçince üç jiletli tıraş bıçağı reklamda sakalı tam kesmeye, iki jiletli oynar başlıklı kesememeye başladı. Sonra da üç jiletli oynar başlıklı tıraş bıçağı reklamda sakalı tam kesmeye başladı.
Her reklamda ne hikmetse bir önceki versiyon sakalı tam kesemiyordu.
Şimdi akıllı bir tüketici olarak bunu görüp sorguluyoruz da neden hekiminize "Bu ipler çıkmadan evvel ne vardı? Bunlar yeni mi bulundu? Bundan önce ne yapıyordunuz? ya da Bundan önce yapılan teknikleri siz hali hazırda yapabiliyor musunuz?" diye sormuyoruz. Sanırım iş estetik girişim ve güzelleşme olunca biraz aklımızı da tatile yolluyoruz.
Hepinize güzellik
amacıyla önerilen işlemleri yaptırmadan önce daha çok sorguladığınız, daha sağlıklı
günler dileklerim.
Prof. Dr. Halil İbrahim CANTER
Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder