Tıbbın cerrahi branşları, istisnasız bir şekilde bizden
önceki ustaların geliştirdiği temel tekniklerin zor bir eğitim süreci sonunda
öğrenildiği branşlardır.
Plastik ve Estetik Cerrahi ise diğer cerrahi dallardan
farklı olarak hemen her anatomik bölgede ve çok çeşitli ameliyatlar ile uğraşan
bir branştır. Bu bakımdan Plastik ve Estetik Cerrahlar aynı zamanda iyi bir elcerrahı, mikrocerrah (sinir onarımı ve damar onarımı ve doku nakilleri yapan cerrah) ve maksillofasiyal cerrahtır. Yapılan hiç bir ameliyat bir
önceki ile aynı değildir. Ameliyatın ne şekilde yapılacağını hastadaki
problemin kendisi kadar cerrahın cerrahi becerisi, klinik tecrübesi ve estetik
görüşü de şekillendirir. Ancak aldığımız uzun eğitim ve yaptığımız zor
ameliyatlar bizleri sanatçı yapmaz.
Öncelikle sanatçı sanatını birilerine beğendirmek
için yapmaz. İçinden geleni, hissettiğini yansıtır. Kimi zaman yaşadığı dönemin
ötesinde eserlerini verir. Hiç bir kurala bağlı kalmadan tualine, kiline yada
mermere şekil verebilir. Yaptığı eserler zamandan bağımsızdır. Eserleri sanatçılar öldükten sonra da varlıklarını sanatçının
yarattığı şekilde sürdürür.
Plastik Cerrahlar olarak hepimiz yaptığımız
ameliyatlarda hastalarımıza karşı sorumluyuz. Yaptığımız ameliyatlarla
şekillendirdiğimiz hastalarımıza karşı vicdani ve yasal sorumluluğumuz var. Sırf
kendi beğenimiz doğrultusunda ameliyat yapamayız. Aklınıza gelen her tekniği
hasta üzerinde uygulama hakkına sahip değiliz. Estetik ön görülerimiz ile cerrahi
karalarımızı versek de bunları mutlaka bilimsel gerçeklere dayandırmak, kanıta
dayalı tıp kavramı içerisinde hareket etmek zorundayız. Ayrıca Plastik
Cerrahide yaptığımız hiçbir işlem zamana karşı direnemez. Hastalarımızın yaşı
ilerledikçe en iyi estetik sonuçlarda bile yaşlanma belirtileri gelişir.
Tüm bu sebeplerden dolayı bizler sanatçı değil
Zanaatkârlarız. İşimizde ustalaşıp hastalarımıza en iyi hizmeti vermekle
yükümlü olan, ustalığımız ölçüsünde başarılı olan insanlarız.
Hiçbir cerrah sadece Allah vergisi yetenek ile
başarıyı yakalayamaz. Yeteneği dahilindeki el becerisini sıkı çalışma ile
geliştirmeli, her hekimin yapması gerektiği gibi güncel yayınları takip ederek
tıp bilgisini yenilemeli ve geliştirmelidir. Plastik Cerrahlar tıbbın
sınırlarını zorlayarak bu sınırları hep öteye, daha öteye götürseler de sonuçta
hekimlik icra eden insanlardır. Bizler başarılarımızı heykeller, resimler
önünde pozlar vererek değil hastalarımıza maksimum özeni göstererek,
hastalarımızda karşılaştığımız sorunlara çözümler üreterek ve yenilikleri takip
edip cerrahi tekniğimizi geliştirerek yakalarız. Sanatsal faaliyetler insanın
estetik görüşünü şekillendirse de cerrahi tekniğini geliştirmez.
Not: Bilimsel bir faaliyetin ne kadar meşakkatli ve uzun zamanda yapıldığını anlatan bir paylaşımımı bir önceki blok yazımda bulabilirsiniz.
http://ibrahimcanter.blogspot.com.tr/2016/01/30-aralk-2015de-belki-yln-en-anlaml.html
Not: Bilimsel bir faaliyetin ne kadar meşakkatli ve uzun zamanda yapıldığını anlatan bir paylaşımımı bir önceki blok yazımda bulabilirsiniz.
http://ibrahimcanter.blogspot.com.tr/2016/01/30-aralk-2015de-belki-yln-en-anlaml.html
Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı
bilgi@ibrahimcanter.com www.ibrahimcanter.com
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder